Marka vaadini baz aldığı ‘MARKAYI BOŞVER Hayaller Paris Gerçekler Eminönü’ konuşmasını gerçekleştiren Turgay Adıyaman, Türk ve yabancı firmaları kıyasladı. “Bu topraklardan marka çıkar mı?” sorusuna olumlu cevap verebilmek için düzenlenen Uluslararası Ankara Marka Buluşması için oldukça tezat bir konu başlığı seçilmişti. Bu başlığı seçmesinin nedeni ise konuşmasının içeriğinde gizli. Marka vaadi ve önemine değindiği konuşmanın detaylarına bakalım.
Düşünmeye Tersten Başlıyoruz
Adıyaman’ın konuşmasında yer verdiği ilk konu iş yapış şeklimiz oldu. Önce ürünü üretip sonra karşımıza çıkan sorunlara çözüm arama alışkanlığının şirketlerin ilerlemesini zorlaştırdığını belirtti. Bir ürünü ya da hizmeti en başından tüm yönleriyle planlamak, SWOT analizini yapmak firmanın ve doğal olarak markanın kalıcılığına katkı sağlayacaktır. Bu planlama aşamasına pazarlama unsurlarının da eklenmesi ileride atılacak olan adımları daha kolay hale getirecektir.
“Marka insan tavlamaktır”
Markanın insan tavlamak olduğunu belirten Adıyaman, markanın sunduğu değer önerisinin tüketiciler tarafından çok önemli olduğunu vurguladı.
21 kasımda yapılan Tesla Cybertruck tanıtımı 2 hafta olmadan 7 milyon görüntülemeye ulaşmış durumda. 18 kasımda lansmanı yapılan Mustang Mach-E ise 2 hafta sonunda 1 milyon görüntülemeye ulaşamadı.
Bu iki markanın arasında 7 kat “ilgi” farkı olmasının sebebi markanın insanların kafasında oluşturduğu değer önerisi: Sürdürülebilir Gelecek. Cybertruck alacak parası hiçbir zaman olmayacak insanlar bile Tesla markasına sempati besliyorlar. Çünkü marka vaadi olarak ailelerine ve sevdiklerine daha iyi bir geleceği sunuyor. Aslında birbirine çok yakın ürünler sunan Mustang ve Tesla Marka özelliği bakımından ayrışmakta. Tesla sürüdürülebilir geleceği temsil ederken Mustang hızlı arabayı temsil ediyor.
Airbnb’nin Marka Vaadi Şehirli Olmak
Paylaşım ekonomisinin en güzel örneklerinden biri olan Airbnb, kullanıcılarına konaklamanın ötesinde özellikler sunuyor. Değer önerisi olan “şehirli olma” nın tüm özelliklerini kullanıcıları için ulaşılabilir hale getiriyor; onlara şehirde bir evin anahtarını vererek kendi evleri gibi girebilmelerini sağlıyor.
Türk Markaları Kompleksli
Turgay Adıyaman’a göre markalaşmanın önündeki en büyük engellerden birisi kompleksli olmamız. Çoğu markamızda aşağılık kompleksi maalesef ki mevcut. Dünyanın en büyük şirketi olan Google kendi sayfasında misyonunu paylaşan sade bir tasarıma sahip. Türkiye’nin en büyük şirketi olan Koç Holding ise sitesinde “Türkiye’nin En Büyük Şirketler Topluluğu”, “Lider ve Global Bir Oyuncu Fortune 500 Sıralamasındaki Tek Türk Şirketi” gibi ifadelere yer veriyor.
İki şirket arasındaki fark, birisi kullanıcıları için marka vaadi sunarken, diğer şirketse kendisini övüyor.
Nike’ın Marka Vaadi: Hayallerinin Peşinden Koş
Nike reklamlarında bireyleri hayallerinin peşinden koşması için teşvik ediyor. İnanırsan yapabilirsin mesajını reklamlarında veriyor. Hatta atlet olmak için bir vücudunun olması gerektiğini söyleyecek kadar insanları spor konusunda teşvik ediyor. Nike spor ürünleri üreten bir marka değil, tüketicilerini sporcu gibi hissettiren bir marka olarak önümüze çıkıyor.
Özet olarak, Adıyaman marka olabilmek için öncelikli olarak tüketicilerine değer üreten, doğru marka vaadi sunan, pazarlama stratejilerini doğru planlayabilen firmaların markalaşabileceğini söylüyor. Fiyat kırarak pazar payı elde etmenin markalaşma olmadığı ve bu yöntemin finansal olarak sürdürülebilir olmadığı da konuşmasının en önemli noktalarından. Uluslararası Ankara Marka Buluşması’nda Bülent Fidan’ın pazarlama trendleriyle ilgili değindiği noktalara bu linkten ulaşabilirsiniz.
