“Nesnelerin İnterneti” (IoT) kavramı, 1999 yılında gerçekleştirilen -nesnelerin- bir radyo frekansı tanımlama (RFID) etiketi aracılığıyla internete nasıl bağlanacağını inceleyen çalışmaya dayanmaktadır. Oldukça sınırlı bilgi akışı sağlayabilen RFID teknolojisinin yerini bugün kablosuz sensör teknolojileri ile artık nesnelerin ortamları, bağlamları ve konumları hakkında bilgi sağlayan nesnelerin interneti teknolojisi alıyor.
Konular
Nesnelerin İnterneti (IoT) Nedir?
Pazarlama 4.0 kavramının en önemli unsurlarından birisi olan IoT, giderek artan sayıda internet tabanlı ev cihazını bünyesine katmaya başlayan bir teknoloji.
IoT yani nesnelerin interneti nedir sorusuna gelecek olursak, teknik tabiriyle açık bir standart internet protokolü aracılığıyla ağa bağlanan nesnelere etiket, sensör ve aktüatör yerleştirmektir.
Daha basit bir tabirle nesnelerin interneti, nesneleri bizimle, yani müşterilerle, ve kendi aralarında konuşabilir hale getirerek, insan müdahalesini azaltarak hayatı kolaylaştımayı amaçlayan bir teknolojidir.
IoT, insanların birbirleriyle ve tükettikleri ürünlerle olan etkileşim biçimini değiştiriyor. IoT’nin en bilinen örnekleri olan ev ürünleri ve arabalar gibi nice ürün, birbirleriyle etkileşime girmesine ve bilgi alışverişinde bulunmasına olanak tanıyan sensörler ve yazılımlarla donatılarak birer akıllı cihaza çevriliyor.
Nesnelerin İnternetinin Bugünü ve Yarını
McKinsey, IoT’nin tedarikçiler için 2025 yılına kadar yıllık $1,1 trilyon ekonomik değer yaratacağını tahmin ediyor; tüketiciler üzerindeki etkisi ise daha büyük. Tüketicilere değer sağlamak için IoT’yi etkin bir şekilde kullanan markaların geleceğe hükmedeceği tahmin ediliyor. Güney Koreli LG, kendi içeriklerini algılayabilen ve barkod veya radyo frekansı kimlik taraması yoluyla envanteri izleyebilen bir dizi akıllı buzdolabı programladı. Procter & Gamble’ın Oral-B’si, Oral-B uygulamasına Bluetooth teknolojisi aracılığıyla bağlanan, dünyanın ilk bağlantılı elektrikli diş fırçası Oral-B SmartSeries’i piyasaya sürdü. Uygulama, bir ağız bakımı kişisel antrenörü gibi davranıyor, fırçalarken gerçek zamanlı rehberlik sağlıyor ve diş fırçalama aktivitesini kaydederek diş uzmanlarıyla paylaşılabiliyor.
IoT’nin en büyük getirilerinden birisi, birbirleriyle ve kullanıcıyla iletişim kuran bir dizi cihazı, Google Home, Alexa (Amazon), Siri (Apple) veya Cortana (Microsoft) gibi sanal bir asistanla entegre eden bir işletim sistemine sahip olmaktır. Bu dört şirketin hem piyasa değeri hem de küresel marka değeri açısından en değerli dört şirket olduğunu da belirtmek gerek.
IoT’nin derin bir etkiye sahip olmasının beklendiği sektörlerden biri de otomobil endüstrisi. Allied Market Research’e göre, küresel otonom araç pazarı büyüklüğünün 2026 yılına kadar 500 milyar doları aşması bekleniyor. Büyük otomobil şirketleri (ör. BMW, Ford), teknoloji şirketleri (ör. Google) ve araç çağırma şirketleri ( örneğin, Uber) de bu yatırımlara dahiller. Küresel binek otomobil satışları 2019’da 77 milyon adedi aştı ve altı otomobil markasının marka değeri 10 milyar doları aştı (Kantar 2019). Otomobil firmalarının geleceklerinin, yazılımı geliştirme yeteneğinin belirleyeceği giderek daha açık hale geliyor.
IoT’nin Geleceği
Ampullerden anahtarlara, hareket sensörlerine kadar sayısız akıllı ev ürünü olduğu bilinse de nesnelerin interneti teknolojisinin henüz emekleme çağında olduğu yadsınamaz bir gerçek.
IoT araştırmacılarından birisi olan Altimeter Group’tan Brian Solis, “Şirketlerin dijital Darwinizm’e düşkün olacağı bir geleceğe bakıyoruz; IoT, AI ve makine öğrenimini daha önce hiç görmediğimiz bir şekilde hızla gelişmek için kullanıyoruz” ifadesini kullandı.
Nesnelerin interneti teknolojisinin gelişimi sadece kendisini değil, birçok teknolojiyi geliştirmek için de veri sağlama potansiyeline sahip. Günümüzde makinelerdeki sensörlerle üretilen büyük veri birçok alanda gelişme kaydetmemize yaradı. Sağlıktan tarıma, üretimden enerji verimliliğine kadar makinelerden gelen veriler şu ana kadar göremediğimiz içgörüleri sağlamada kullanılıyor. (Detaylı bilgi için “Big Data Hangi Alanlarda Kullanılıyor?“). Veri üreten cihazların artması big data için daha fazla ve daha gerçek verinin deoluşmasına katkı sağlayacak.
Pazarlama ve Nesnelerin İnterneti
Nesnelerin İnternetinden Veri Elde Etme
Nesnelerin interneti nedir sorusunun cevabının ardından nesnelerin interneti ve pazarlama ilişkisine gelecek olursak; IoT ile geliştirilmiş pazarlama çerçevesinin ilk yönü, IoT özellikli cihazlardan potansiyel olarak hangi verilerin pazarlama amaçları için kullanılabileceğini ve bu tür verilerin doğasını belirlemektir. Pazarlama amacıyla kullanılabilecek IoT cihazlarından elde edilen çeşitli veriler vardır. Bu veriler arasında ürün sahibi tarafından girilen ayar veya kontrol verileri, ürün içindeki sıcaklık, yük, hız (hem doğrusal hem de rotasyonel) ve GPS’ten konum verilerini içerebilen sensör verileri bulunmaktadır.
IoT cihazlarından gelen veriler hacim olarak büyüktür ve yapılandırılmış ve yapılandırılmamış verilerin bir karışımıdır. Verilere potansiyel olarak gerçek zamanlı hızda ulaşılır. Bu tür veriler, geleneksel SQL ilişkisel veritabanı yönetim sistemleri kullanılarak işlenmek için uygun olmayabilir. Ancak bunun yerine, basit programlama modelleri kullanarak büyük veri kümelerinin bilgisayar kümeleri arasında dağıtılmış olarak işlenmesine olanak tanıyan bir çerçeve olan Hadoop gibi daha esnek platformlar aracılığıyla depolama ve işleme gerçekleştirilebilir.
IoT cihazlarından gelen veriler, örnekleme ve anketleri daha uygun maliyetli ve kapsamlı olabilecek gerçek kullanım verileriyle değiştirebilir.
Nesnelerin İnterneti ve Verilerin Analizi
IoT ile geliştirilmiş pazarlama çerçevesinin ikinci yönü, potansiyel olarak IoT özellikli cihazlardan elde edilebilen veriler için hangi analiz yaklaşımlarının pazarlama amaçları için kullanılabileceğini belirlemektir.
IoT cihazlarından alınan verilerin farklı analiz yöntemleri vardır. Bu analiz yöntemleri mevcut verilere, ürün tipine ve verilerin pazarlama amaçları için yararlı olabileceği amaçlara bağlıdır.
IoT Cihazlardan Toplanan Verilerle İlgili Önemli Not
IoT cihazlarından alınan tüm verilerin depolanması ve analizi para ve zaman kaybı oluşturabilir. Bunu önlemek için veriler pazarlama amaçları doğrultusunda toplanmalı ve analiz edilmelidir. Aksi taktirde hem masraflar artacak hem de veri güvenliğiyle ilgili sorunların oluşma ihtimali yükselecektir.
IoT ve İletişim
IoT cihazları genellikle akıllı telefondaki bir uygulamadan kontrol edilir veya izlenir. Bu uygulamalar şirket ile cihaz sahipleri arasında iletişimin kurulduğu aracılardır.
IoT ile geliştirilmiş pazarlama çerçevesinin üçüncü adımı ise akıllı telefon uygulaması aracılığıyla hangi iletişim kanallarının pazarlama amaçları için kullanılabileceğini belirlemektir.
Bu iletişim basitçe yeni ürün veya hizmetlerin doğrudan pazarlanması için olabilir, müşteri desteğini de kapsayabilir. Şirketler dikkatlerini mallardan hizmetlere ve satıştan hizmete kaydırdıkça müşteri ilişkileri yönetiminin rolünün daha önemli hale geldiği göz önünde bulundurulmalıdır. Sonuç olarak, müşteri ilişkilerini yönetmede verilerin rolü, şirketlerin mevcut müşteri tabanlarını korumaları için stratejik bir konudur.